Bak şu gazetecilik dersi verene

Yeni Asır'a yapılan saldırıyı bir grup masum gencin demokratik tepkisi olarak göstermeye çalışan şaşkın demokratların yörüngesi iyice şaştı.

PKK ve onun siyasi çizgisi HDP'nin kontrolündeki Halkevci arkadaşların ne çok destekçisi varmış meğer.

Milletvekilleri, kendisine minimum 500, maksimum bin lira veren herkesin düdüğünü çalan (sanal gasteciler), akşamları kafayı çektikten sonra facebook üzerinden dünyayı kurtaran gazeteci artıkları vs... 

Dün onlara bir destek de Ankara'dan geldi...

Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Sekreteri ve Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi Gökhan Bulut ( Adamın ne heybetli bir titri var görüyorsunuz) internet üzerinden Yeni Asır'ı hedef alan bir yazı kaleme almış...

İletişim mezunu olduğum için iyi bilirim; İletişim Fakültelerinde gazetecilik dersi verenlerin neredeyse tamamı bir tek gün sokakta gazetecilik yapmamıştır...

Ve İletişim mezunu olup da okulda haber yazmayı öğrenen bir Allah'ın kulu yoktur...

Kendisi haber yazamayan doğal olarak öğrencisine de haber yazmayı öğretemez değil mi...

♦♦♦♦♦

Neyse dönelim Gökhan Bulut arkadaşa... 

Yazdıklarından gazetecilik pratiğinin hiç olmadığı hemen anlaşılıyor.

Herhalde havalı olsun diye yazıya internetten kopyalandığı çok belli olan uzun bir giriş yaparak başlamış.

Hoca ya... Sıfatının hakkını verecek tabi...

Akademik bir dille uzun uzun gazetecilik mesleğinin ne olduğunu anlatmış...

Gökhancığım üzülmeni istemem ama inan gazetecilik o kitaplarda yazıldığı gibi bir iş değil.

Sonra kurnazlık yapıp, yazına kullandığın fotoğrafta photoshop marifetiyle değişiklikler yapmışsın..

Sizinkilerin bize saldırdığı gün ellerinde salladıkları gazetemizin ilk sayfası, senin yazında kullandığın fotoğraftaki gibi değil... Biliyorsun değil mi?

Yakışıyor mu senin gibi bir dolu titri olan gazetecilik hocasına böyle şark kurnazlıkları yapmak?..

♦♦♦♦♦

"Çöpe battık" başlığının üzerinde, sürmanşetteki haberleri neden gizlemek ihtiyacı duydun Gökhan?

Sizinkilerin Yeni Asır'ı hedef gösterdiğini kanıtlayan haberlerden rahatsız oldun galiba...

Oysa yazında neredeyse her satırda etik ve ahlaktan bahsetmişsin!

Çok ayıp...

♦♦♦♦♦

"Protesto halkın ifade özgürlüğüdür" demişsin...

Fiyakalı bir cümle kurmuşsun... Aferin...

Ama sizinkilerin yaptığı protesto falan değildi Gökhan...

Ta Ankara'dan elemanların ağzından çıkan sözleri ve yaptıklarını sanki bizim gazetenin içindeymişsin gibi yazmışsın...

Bak burada da çaktın yine gazetecilikten...

Gazeteci; bizzat görmediği, duymadığı, belgeli olarak kanıtlayamadığı şeyleri doğru kabul etmez ve yazmaz...

İstersen sana bizdeki kamera görüntülerini yollayayım..

Gör bak savaş ve şiddet dilini kim kullanıyormuş...

Kim, basın emekçilerini nasıl ölümle ve kanla boğmakla tehdit etmiş...

♦♦♦♦♦

Biz ne Ankara'daki o acı katliamı protesto edenleri hedef gösterdik ne de şiddet dili kullandık...

Gazeteci olmadığın için bilmezsin...

Okuyuculardan sürekli ihbar ve şikayet gelir gazetelere...

Çöpe battık haberi de okuyuculardan gelen ihbarlar sonucu yazıldı...

♦♦♦♦♦

İzmir'de çöpler toplanmadığı için hayat durdu Gökhan...

Hastaneler gelen hastaları grev var diye kapıdan çevirdi...

Çalışan anneler eğitim durduğu için okula gönderemediği çocuklarını ne yapacaklarını bilemedi...

Sen ve senin kafadaki arkadaşlar kızacak diye, okuyuculardan gelen tepkileri haber yapmasa mıydık Gökhan?

Sizinkiler demokratik hakkını kullanırken grevden mağdur olan milyonların haklarının hiç önemi yok mu?

♦♦♦♦♦

Saldırganların giriş kapısını bilerek geçmediğini yazmışsın...

E uzaktan gazetecilik yaparsan böyle saçmalarsın tabi...

Geçtiler giriş kapısını...

Güvenlik görevlilerini itip kaktılar, bizlere kanı simgeleyen kırmızı boyalar ve yumurta attılar...

Biraz hukuk oku Gökhan.,..

15 kişi gelse, zorla evinin kapısından içeri girse, seni tehdit edip, üzerine boya ve yumurta atsa... 

Sence bu hukukta demokratik bir hakkın kullanılması olarak mı yoksa haneye tecavüz ve mala zarar verme olarak mı değerlendirilir?

♦♦♦♦♦

Gazetecilik üzerine ahkam kesiyorsun...

Katliamdan sonra "Birlik olma günü" manşetiyle çıkan Yeni Asır'ı 10 bin kişinin önünde yere fırlatan ve açıkça hedef gösteren sendika ağasına da iki laf etsene Gökhan...

Biliyorum, çok şey istedim senden...

Bu sendeki kafa var ya...

İzin vermez buna...

Yeni Asır'la uğraşmak senin gibi tarihin çöplüğünde kalmış kafa yapısındaki adamların boyunu aşar...

Kendine çapına uygun hedefler belirle ve onlarla uğraş...

Bak yaşın gelmiş geçiyor...

Hala öğretim görevlisisin...

Çalış biraz, en azından yardımcı doçent falan ol...

Gazetecilik üzerine de ahkam kesme artık...

Bu işler senin harcın değil...  Zafer Şahin  18.10.2015 

zafer.sahin@sabah.com.tr